“12. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Sayfa 158 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
12. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 158
4.2.4. Türkiye-SSCB İlişkileri
TBMM ve Sovyet Rusya arasında 16 Mart 1921’de imzalanan Moskova Antlaşması’yla Türkiye-Sovyet ilişkilerinde yakınlaşma dönemi başladı. Sovyet Rusya, Misak-ı Millî’yi tanıyarak Millî Mücadele’ye desteğini ortaya koymuştu. Ardından Boğazlar Sorunu dolayısıyla Lozan Konferansı’na ilgi göstermiş ve bu konuda Türkiye’yi desteklediğini gösteren bir tavır sergilemişti. Musul Sorunu’nda Milletler Cemiyetinin olumsuz tutumu Sovyet Rusya ile Türkiye’yi birbirine yaklaştırmış, 17 Aralık 1925’te iki devlet Paris’te bir tarafsızlık ve saldırmazlık antlaşması imzalamıştı.
1930’dan itibaren Türkiye’nin Batilı devletlerle yakınlaşmaya başlaması Sovyet Rusya’yı endişelendirdi ve Türkiye-Sovyet ilişkilerinin zayıflamasına yol açtı.
4.2.5. Türkiye’nin Milletler Cemiyetine Girişi (18 Temmuz 1932)
I. Dünya Savaşı sonrasında dünya barışını sağlamak ve korumak amacıyla galip devletler tarafından Paris Barış Konferansı’nda Milletler Cemiyetinin kurulması kararı alındı. Türkiye, I. Dünya Savaşı’nda yenilgiye uğradığı için cemiyetin asli üyeleri arasında değildi. İlerleyen süreçte mağlup devletler cemiyete teker teker alınmaya başladı. Ancak Türkiye, Milletler Cemiyetinin gerek Musul Sorunu’ndaki taraflı tutumu gerekse müttefiki Sovyet Rusya’nın cemiyete yönelik olumsuz tavrı nedeniyle üyelik için girişimde bulunmadı.
Milletler Cemiyeti, Türkiye’yi İspanya’nın önerisi ve diğer üyelerin desteğiyle 6 Temmuz 1932’de üyeliğe davet etti. Türkiye, barış yanlısı tavrından ve dünya barışına katkıda bulunma isteğinden dolayı teklifi kabul ederek 18 Temmuz 1932’de Milletler Cemiyetine üye oldu.
KANIT SORGULAMA 3
KANIT
Teşkilâta girmek hususunda Türkiye’nin tereddütlerini Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras 15 Temmuz 1931’de TBMM’de yaptığı bir konuşmada şöyle izah etmiştir: “Cemiyet-i Akvam fikri, Türkiye Cumhuriyetimin ve Türk inkılabının pek hoşlandığı bir fikirdir. Âdeta kendi fikrimizdir, diyebiliriz. Bir de o fikri tatbik için yapılan bir müessese vardır. Fikir ile müesseseden ayrı ayrı bahsedişim, tatbikat ile nazariyat arasındaki mesafeyi işaret içindir. Yoksa bu müesseseye karşı da çok muhabbetli ve dostane hareket ediyoruz. Ve onun teşebbüs ettiği her işe memnuniyetli iştirak ediyoruz… Birçok noktalarda beraber, bir hava içinde, bir muhit dâhilinde çalışıyoruz… Böyle iken niçin girmedik?”
SORU
Türkiye’nin Milletler Cemiyetine üyelik sürecindeki temel tereddüdü nedir?
- Cevap: Türkiye’nin Milletler Cemiyetine üyelik sürecindeki temel tereddüdü, teoride olumlu bulunan Milletler Cemiyeti fikrinin pratikte nasıl işlediği ve bu kurumun eylemlerinin Türkiye’nin çıkarlarına ne ölçüde uygun olduğu konusundaki belirsizliktir. Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’ın açıklamasından, fikir ile uygulama arasındaki mesafenin Türkiye’nin tereddütlerinin kaynağı olduğu anlaşılmaktadır.
12. Sınıf Meb Yayınları İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Ders Kitabı Sayfa 158 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yorum Yap