Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Ata Yayıncılık Sayfa 207

“11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Sayfa 207 Ata Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Ata Yayınları Sayfa 207

XIX. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren sık sık kolera salgınlarına maruz kalan Osmanlı topraklarında neredeyse hastalığın uğramadığı şehir kalmamış ve on binlerce insan bu hastalık nedeniyle hayatını kaybetmişti. Bu durum karşısında Osmanlı Devleti, Louis Pasteur’den yardım istedi. Pasteur de dönemin ünlü bakteriyoluğu olan Dr. Andre Chantemesse’i (Doktor And- re Şantmez) (Görsel 5.24) İstanbul’a gönderdi. Chantemesse, yaptığı incelemeler ve hazırladığı raporla şehirde hijyenik koşulların düzeltilmesi, dereler ve çevresinin düzenlenmesi gibi önerilerde bulundu. Ayrıca suların ve yiyecek maddelerinin tahlilinin yapılacağı bakteriyoloji laboratuvarlarının kurulmasını istedi. Bu doğrultuda kurulan laboratuvarda gerekli tahliller yapılarak tifo ve difteri gibi hastalıkların teşhisinde önemli yol katedildi.

Osmanlı Devleti’nin salgın hastalıklarla mücadelede uyguladığı diğer bir yöntem ise karantina uygulaması oldu. Başta kolera olmak üzere veba, çiçek, tifo gibi salgın hastalıkların ortaya çıktığı şehirler ilk olarak karantinaya alındı. Daha sonra, belediye doktorları tarafından gözetim altına alınan hastaların tedavilerine başlandı. Ayrıca salgının yayıldığı şehirlerde temizliğe daha fazla önem verildi. Belediyeler çöpleri ivedi bir şekilde toplayarak cadde ve sokaklarda dezenfekte faaliyetlerinde bulundu. Bu doğrultuda umuma açık yerler sürekli denetim altında tutularak halk sağlığına zarar verebilecek uygulamaların önüne geçildi.

Osmanlı taşra belediyelerinin salgınların önlenmesinde en önemli hizmetlerinden biri de etüv, pülverizatör gibi sıhhi aletleri temin etmeleridir. Zira mikroorganizmaların neden olduğu salgın ve bulaşıcı hastalıklar, su, hava, yiyecek, giysi ve ev eşyalarıyla yayıldığından özellikle bu ortamların dezenfekte edilmeleri çok önemliydi. Havanın temizlenmesi için pülverizatör, içme suları için filtreler, giysi ve ev eşyalarının temizlenmesi için de etüv makinaları tasarlanmıştı. Osmanlı Devleti’nde pülverizatör ve etüv makinelerinin kullanımı için 1885 yılında girişim yapılmıştır. Karantina idaresi bünyesinde Temizlik Komisyonu oluşturulmuştur. Bu komisyonun üyesi olan Bonkowski Paşa buharla işleyen Genest ve Herscher makinelerinin ülkeye getirilmesini önermiş hatta bu yönde karar çıkarılmışsa da bu girişim gerçekleştirilememiştir. 1891 yılına gelindiğinde sadece iki küçük tarzda etüv makinesi getirilebilmiştir.

Değerlendiriniz

XIX. yüzyılda Osmanlı sınırlarında ortaya çıkan salgın hastalıklar ve bunlarla mücadele yöntemleri ile günümüzdeki salgın hastalıklar ve mücadele yöntemleri arasındaki benzer ve farklılıklar nelerdir?

  • Cevap:

Benzerlikler:

  • Hem XIX. yüzyılda hem de günümüzde karantina ve izolasyon uygulamaları, salgın hastalıkların kontrolü için temel tedbirler arasındadır.
  • Halk sağlığına zarar verebilecek uygulamaların önüne geçmek ve hijyen koşullarını iyileştirmek amacıyla, her iki dönemde de belediyeler ve sağlık otoriteleri tarafından dezenfekte faaliyetleri gerçekleştirilmiştir.

Farklılıklar:

  • XIX. yüzyılda sınırlı medikal ve teknolojik imkanlar nedeniyle hastalıkların teşhisi ve tedavisi daha zorken, günümüzde ileri tıp teknolojileri sayesinde daha hızlı ve etkili müdahaleler mümkündür.
  • Günümüzde salgınlarla mücadelede aşılar ve antiviral ilaçlar gibi ileri tedavi seçenekleri mevcutken, XIX. yüzyılda bu tür tedavi yöntemleri henüz geliştirilmemiş veya sınırlı erişilebilirlikteydi.

11. Sınıf Ata Yayıncılık Tarih Ders Kitabı Sayfa 207 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Tarih Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!