Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Ata Yayıncılık Sayfa 139

“11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Sayfa 139 Ata Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Ata Yayınları Sayfa 139

Şark Meselesi genel olarak XIX. yüzyılın ilk yarısında Osmanlı Devleti’nin toprak bütünlüğünün korunması, ikinci yarısından itibaren Osmanlı topraklarının paylaşılması anlamında kullanıldı.

XIX ve XX. yüzyılda, Osmanlı toprakları büyük Avrupa devletlerinin küresel güç mücadelelerinin yapıldığı bir alana dönüştü. Öncelikle Sanayi İnkılabı sonrası ortaya çıkan ham madde ve pazar rekabeti Afrika kıtasını cazip hâle getirdi. Bu yüzden Afrika kıtasına yönelen küresel güçler, Osmanlı Devleti’nin muhtemel dağılması durumunda Kuzey Afrika topraklarına göz diktiler. Bu doğrultuda Fransızlar; 1830’da Cezayir’i, 1881’de Tunus’u; İngilizler 1881’de Mısır’ı; İtalyanlar ise 1911’de Trablusgarp’ı işgal ettiler.

Şark Meselesi

XVIII. yüzyıldan itibaren Avrupa devletleri, Osmanlı Devleti’ni istila etmeye, iktisaden kullanmaya ve Hristiyan tebaayı ayaklandırmaya çalıştılar. Osmanlı Devleti’nin ortadan kaldırılması amacıyla Yakın Doğu ve Orta Doğu için yürütülen bu faaliyetler, kısaca “Şark Meselesi” olarak adlandırılmaktadır. (…) Fransa, İngiltere, Almanya-Avusturya ve Rusya gibi devletlerin gerek birbirlerine karşı üstünlük sağlamak gerekse Osmanlı topraklarını sömürmek veya Osmanlı Devleti’nden ticari-iktisadi çıkarlar elde etmek maksadıyla güttükleri Şark Meselesi’nde; özellikle XIX. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Rusya’nın istila siyaseti ile diğer Batılı devletlerin istismar siyaseti etkili oldu. Şark Meselesi çerçevesinde Boğazlar ile Yakın ve Orta Doğu’daki çıkarlarını korumaya çalışan Batılı devletler zaman zaman aralarında anlaşsalar da genellikle Rusya’nın Osmanlı topraklarından tek başına istifade etmesine mâni olmak maksadıyla Türklerle ittifak oluşturdular veya Türklere yardım ederek kendi çıkarlarını korumak istediler.

4.2.2. Rum İsyanı ve Sonuçları

Osmanlı Devleti’nde sahip oldukları haklara bakıldığında Rumlar, Osmanlı egemenliği altındaki diğer milletlere göre ayrıcalıklı bir yapıya sahiplerdi. Osmanlı devlet yönetiminde görev alabilmek için Müslüman olma zorunluluğu olmasına rağmen Rumlara divan tercümanlığı, Eflâk ve Boğdan voyvodalıkları gibi siyasi görevler verilirdi. Ekonomik açıdan da son derece rahat bir konumda olan Rumlar genellikle deniz ticaretiyle uğraşır, zengin olanları ise çocuklarını Avrupa’da okutabilirlerdi. Dolayısıyla sahip oldukları haklara bakıldığında Rumların Osmanlı Devleti’ne karşı isyan etmelerini gerektirecek herhangi bir sorun görülmemekteydi. Ancak Fransızlar milliyetçilik düşüncesini dil, din ve ticaret hürriyetine sahip olan Rumlar arasında yaymaya başladılar. Diğer yandan Rum milliyetçilerinin kurduğu Etnik-i Eterya Cemiyetinin çalışmaları ve Rumların Megali İdea fikrini gerçekleştirmek istemeleri Osmanlı Devleti’ne yönelik isyanların başlamasında etkili oldu (Görsel 4.2). Bazı Avrupalı devletler, Rumları eski Yunan uygarlığını yaratanların torunları olarak gördüler ve Rumları desteklediler. Rusya ise Balkanlarda etkin konuma gelmek ve sıcak denizlere inmek için Rumlara destek oldu.

  • CevapBu sayfada soru bulunmamaktadır.

11. Sınıf Ata Yayıncılık Tarih Ders Kitabı Sayfa 139 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Tarih Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!