Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

10. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Ata Yayıncılık Sayfa 149

“10. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Sayfa 149 Ata Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Ata Yayınları Sayfa 149

Osmanlı-Memlûklu İlişkileri: XV ve XVI. yüzyılda, Türk ve İslam dünyasında Osmanlı Devleti’nin en büyük rakibi Memlûklulardı. Memlûklular, Mısır’dan Suriye’ye kadar uzanan geniş toprakları yanında Abbasi halifesinin de koruyucusu konumundaydı. Bu durum Memlûklulara, İslam dünyasında büyük bir itibar sağlıyordu. Fatih Dönemi’nde Osmanlı Devleti ile Memlûklular arasında gerginliğe neden olan siyasi anlaşmazlıklar, II. Bayezid Dönemi’nde savaşa dönüştü. Yapılan savaşlarda Memlûklular, Osmanlı Devleti’ne üstünlük sağlayarak hâkimiyet alanlarını Çukurova Bölgesi’ne kadar genişlettiler.

Yavuz Dönemi’nde Osmanlı Devleti, Memlûklulara karşı doğrudan bir tavır takınmadı. Öncelikli hedef olarak Safevi Devleti’ni gören Yavuz, Memlûklularla şeklî bir ittifak bile yaptı. Safevi tehdidini bertaraf eden Yavuz, bir süre sonra Memlûklularla ittifak hâlinde olan Dulkadiroğulları’na son verdi. Böylece Memlûkluları siyasi yönden zayıflatmayı amaçladı. Daha sonra Memlûklular üzerine yürüyen Yavuz, Mısır Seferi sonunda bu devletin siyasi varlığına son verdi. Neticede Osmanlı Devleti, Türk-İslam dünyasının tek lideri hâline geldi.

Yorumlayalım

AVRUPA’DA TÜRK ALGISI

Çoğu Avrupa halkında “Türk” imgesi, kilisenin etkisi ile Haçlı Seferleri boyunca Müslümanlık karşıtı bakış açısının etkisinde kalmıştır.(…) Yeni Çağ’da da Avrupa ülkelerinde Müslümanları tanımlamak için en yaygın biçimde kullanılan terimin “Türkler” olduğu yani Türk’ün Hristiyan karşıtı olarak tanımlandığı görülmektedir.(…) Neticede dinsel, siyasal ve düşünsel çalkantılar içinde boğuşan AvrupalIlar için Türkler, siyasi, ticari ve her türlü yaşamsal varlığı tehdit eden önemli bir sorun olmuştur. Bu durum, Türkler ile etkileşimin çatışma odaklı olmasına Türklüğün ötekilik üzerinden kurgulanmasına ve Türklere ilişkin kalıp yargıların mitlere dönüşmesine yol açmıştır.

16. yüzyılda Avrupalılar ile Türklerin yoğun karşılaşmaları, elçilik ilişkileri vb. sayesinde Türkleri yakından tanıma fırsatı bulan Avrupalı birçok yazar ve gözlemci, görüp izlediklerini nesnel olarak kaleme almış ve kamuoyuna yansıtabilmiştir. Merakın bilgi ile beslenmesi, Türklere ilişkin kalıp yargıları sorgulatacak bir zemin oluşturmuş ve böylece bu zemin, AvrupalIların Türklere ilişkin kendi tarihsel sorgulamalarını yapmalarına yol açmıştır. Nitekim 17. yüzyıl başlarında Anadolu’yu ziyaret eden bir Fransız misyonerinin Türklere ilişkin değerlendirmelerinde “Türkler, barbar ve insaniyetsiz değillerdir. Onlar adaleti yalnız kendi aralarında değil düşmanları için de olsa ayırım yapmadan yerine getirirler. Onlar gerçekten yiğit, gururlu, ve azametlidirler.(…) Onlar tatlı, sadık ve güvenilirdirler…” ifadelerine yer vermiştir.

Avrupa’da Türklere karşı olumlu ve olumsuz algıların ortaya çıkmasında hangi faktörler etkili olmuştur?

  • Cevap: Avrupa’da Türklere karşı olumlu ve olumsuz algıların ortaya çıkmasında dini, siyasi ve kültürel faktörler etkili olmuştur. Haçlı Seferleri sırasında Müslümanlık karşıtı bakış açısı oluşmuş, bu da Türkleri Hristiyan karşıtı bir şekilde algılanmasına neden olmuştur.

10. Sınıf Ata Yayıncılık Tarih Ders Kitabı Sayfa 149 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Tarih Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!