“12. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Sayfa 209 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
12. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 209
6.2.3. İki Kutuplu Dünyada Türkiye
II. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa’da güçlü bir devletin kalmaması SSCB’ye yayılmacı politikalar izleme firsati vermişti. SSCB’nin Doğu Anadolu’dan (Kars, Ardahan) toprak, İstanbul ve Çanakkale Boğazlarından üs talep etmesi iki ülke arasındaki ilişkileri gerginleştirdi. Bu durum, Soğuk Savaş yıllarında Türk-Amerikan ilişkilerinde yakınlaşma sağladı ve iki ülke arasındaki iş birliğini güçlendirdi.
Türkiye; Bati güvenlik sisteminde kendine yer edinebilmek, Sovyet tehdidi karşısında güvenlik sorununu çözmek, ABD ile ilişkileri ilerleterek çağın gerisinde kalan ordusunu modernize etmek, demokrasisini ve ekonomisini geliştirmek için birtakım girişimlerde bulundu.
Truman Doktrini’nin Uygulanması
Amerika, SSCB’nin Akdeniz’e inmesini engellemek adına politikalar geliştirmeye başladı. Bu amaçla 22 Mayıs 1947’de dönemin Amerikan başkanının adı ile anılan Truman Doktrini’ni uygulamaya koydu. Bu doktrin Amerika tarafından Türkiye ve Yunanistan’a yapılacak 400 milyon dolar değerindeki yardım paketini içeriyordu. Yardımın amacı bu iki ülkenin askerî açıdan güçlenmesini sağlayarak SSCB’nin Akdeniz’e inmesini engellemekti.
Türkiye’nin ABD yardımını kabul etmesinin başlıca sebebi, SSCB tehdidi karşısında ABD’nin desteğini almaktı. Bu nedenle ABD’nin yapacağı yardım Türk siyasetçileri tarafından olumlu karşılandı. Truman Doktrini’nin uygulanmasından sonra Türkiye, tamamen Bati Bloku yanlısı bir dış politika izlemeye başladı ve NATO’ya katılma isteğini bildirdi.
Türkiye’nin Avrupa Konseyine Üye Olması (1949)
Merkezi Fransa’nın Strazburg (Sıtrazburg) kentinde olan Konsey; İngiltere, Fransa, Danimarka, İtalya, İrlanda, Norveç, İsveç ve Benelüks ülkeleri (Belçika, Hollanda, Lüksemburg) tarafından 5 Mayıs 1949’da kuruldu. Avrupa Konseyi, II. Dünya Savaşı’ndan büyük kayıplarla çıkan Avrupa toplumları arasında uzlaşmayı sağlamak; kıtada süregelen gerginliğin yerine ortak kurumlara, sözleşmelere dayalı güven ve iş birliği ortamı tesis etmek amacı taşıyordu. İnsan hakları, hukukun üstünlüğü, ırkçılıkla mücadele Konseyin üzerinde durduğu diğer konulardı. Türkiye, Avrupa Konseyine 12 Aralık 1949’da Marshall Planı kapsamına girebilmek ve NATO’ya üye olabilmek amacıyla katıldı. Bu hamlesiyle Konseyin kurucu üyeleri arasında yerini aldı.
Kore Savaşı (1950) ve Türkiye’nin NATO’ya Katılması (1952)
II. Dünya Savaşı’nın ardından Kore’nin kuzeyini SSCB, güneyini ise ABD denetim altına aldı. Kore, 38. enlem sınır kabul edilerek Güney Kore ve Kuzey Kore olmak üzere ikiye ayrıldı. Siyasi olarak ikiye bölünen Kore’de yaşanan gerginlikler zamanla savaşa dönüştü. Kore Savaşı’nın başlamasıyla Türkiye, SSCB tehdidi karşısında ABD desteğini almak ve NATO’ya üye olabilmek amacıyla Birleşmiş Milletler Komutanlığı emrine 6.000’den fazla asker gönderdi (Görsel 6.3). Türkiye, savaşa ABD’den sonra en fazla asker gönderen ülke oldu. Birleşmiş Milletler Barış Gücü Komutanlığına bağlı Türk askerinin Kore Savaşı’nda gösterdiği başarı dünyanın takdirini kazandı. Bu durum Türkiye’nin NATO’ya katılma sürecinde bir dönüm noktası oldu.
SSCB’nin 1949’da atom silahına sahip olduğunu resmen açıklaması üzerine SSCB’ye yakın bölgelerde askerî üslere ihtiyaç duyan ABD, Türkiye’nin NATO’ya alınmasını istedi. 15 Eylül 1951’de Türkiye ve Yunanistan’ın NATO’ya davet edilmesine karar verildi. TBMM’nin 18 Şubat 1952’de Kuzey Atlantik Antlaşması ve Protokolü’nü onaylamasıyla Türkiye’nin NATO’ya üyeliği resmen gerçekleşti. Bu üyeliğe SSCB sert tepki gösterdi ancak Türkiye tepki ve tehditlere boyun eğmedi.
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
12. Sınıf Meb Yayınları İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Ders Kitabı Sayfa 209 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yorum Yap