“11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Sayfa 66 Ata Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Ata Yayınları Sayfa 66
Mukataa, gelirleri doğrudan devlet hâzinesine gitmek üzere ayrılmış topraklardı. XVII. Osmanlı Devleti, hâzinenin nakit ihtiyacını karşılama, ordunun lojistiğini sağlama gibi amaçlardan dolayı tımar topraklarını mukataa hâline getirerek özel sektörü finansman sürecine dâhil etmeyi hedefledi. Ancak bu uygulama ile devlete ait mirî topraklar, devlet denetiminden çıkarak mülk ve vakıf statüsüne geçti. Neticede Osmanlı toprak düzenindeki özelleştirme eğilimleri, Osmanlı ordusunun lojistik sistemini de sekteye uğrattı. Tımarl 2.14) sayısının her geçen gün azalması karşısında devlet; sekban, sarıca ve levent gibi ücretli asker alımı yanında savaşlarda ateşli silahları kullanmayı bilen bu askerlerden de faydalanma yoluna gitti. Ancak belirli bir merkeze ve düzene bağlı olmayan bu askerlerden bazıları savaş sonrasında başıboş kaldığından eşkıyalık faaliyetlerine başladı. Bu durum ekonomik ve sosyal bozulmaları da beraberinde getirdi.
Osmanlı ordusu XV ve XVI. yüzyıllarda yaptığı meydan muharebelerinde güçlü ve disiplinli orduları, silahlı gücü ve savaş taktikleriyle rakiplerine karşı büyük zaferler kazanmıştı. Ancak XVII. yüzyılda Askeri Devrim ile birlikte Avrupalıların silahlı gücü ve savaş stratejilerinde de önemli değişiklikler oldu. Öyle ki Avrupa orduları cephe taarruzuna kalkan Osmanlı süvarilerine karşı bazı önlemler aldılar. Yarılması kolay ince piyade hatları yerine her yönü düşmana bakan derin piyade dizilişleri tasarladılar. Süvarilerin hızını kesmek için kütüklerden engeller yaptılar. Savaş alanında kullanımı kolay hafif sahra topları geliştirdiler. Muharebeler esnasında seri ateş taktikleri uyguladılar. Örneğin muharebe esnasında her piyade hattı ateş ettikten sonra yerini bir arkadakine terk ederek en arkaya geçmeye sırası gelene kadar tüfeğini tekrar doldurarak yeniden ateş etmeye başladı. Böylece seri ateşle karşıdaki orduya manevra imkânı vermeyerek üstün duruma geçtiler. Ayrıca sınır boylarında müstahkem mevkiler ve kaleler inşa ettiler. Böylece Osmanlı ordusu ile meydan savaşlarına girmek yerine onu kuşatma yapmak mecburiyetinde bıraktılar (Görsel 2.15).
Osmanlı Devleti, Avrupa’daki Askerî Devrim karşısında gerekli hamleleri yapamadı. Sadece asker sayısını arttırarak ok, yay ve tüfek gibi uzun menzilli silahlarla savaşmaya devam etti. Osmanlı ordusu muharebe taktiklerinde Avrupa ordularının gerisinde kalmasının sonuçlarını II. Viyana Kuşatması sonrasında yeniden başlayan meydan savaşlarında gördü. Hafif sahra toplarıyla düzeni bozulan Osmanlı orduları peşinden gelen toplu süngü saldırılarında ağır kayıplar vermeye başladı. Özellikle Avusturya ve Rusya karşısında aldığı yenilgilerin sonucunda büyük toprak kayıplarına uğradı. Diğer yandan savaşlarda elde edilen yenilgiler Osmanlı Devleti’nin fetih siyaseti yerine mevcut toprakları koruma anlayışını beraberinde getirdi. Savunma stratejisine dayalı bu anlayış kale savunması ihtiyacını arttırdı. Neticede Osmanlı askerleri meydan muharebelerinde tecrübesiz olurken kale savunması veya kuşatmasında uzmanlaştı.
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
11. Sınıf Ata Yayıncılık Tarih Ders Kitabı Sayfa 66 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yorum Yap